BAŞNIKORADAN EKÜTERE YÜRÜYÜŞ-1 Yayın tarihi: 27 Kasım 2011 Pazar, 1241 kez okundu. Konu: Şenliklerimiz  Ekütere ilk yürüyüş planını 2008 de yapmıştık.Ama o yıl havanın sürekli yağması ve soğuk olması nedeniyle yürüyüş planlandığı gibi olmadı. 2008 de 8-10 kişi ile yaptığımız yürüyüş bizim için eğlenceli olduğu kadar yorucu ve üşütücü geçmişti. 2011 Programına da Eküter yürüyüşü koyduk. Şansımıza yürüyüş günü hava çok güzeldi.Güneş ne yakıyor ne üşütüyor nemsiz bakır gibi bir hava vardı. Yürüyüşe akşamdan planladığımız gibi camı kapısında toplanarak anons ile başladık.Yukarı mahalleye yürüdükçe kalabalık artmaya başladı. Hizek yolunu yukarı dönünce Kalabalığı iyice görmeye başladık. Bazısı elinde değenek bazısı sırtında ekmeği suyu,bazısı fotoüraf makinesi kamerası ile yürüyüşe katıldı. En küçüğümüz 7- yaşında en büyüğümüz 84 yaşında ki Hasan Demirbilek ile yukarı çoça ulaştık.

Yolda şen şakrak sohbet ile gittik.İlk defa gidenler derleri yolları dağları ilgi ile izliyor,Bizim gibi çocukluğu bu derelerde dağlarda geçenler hasretle özlemle tarlaya tumba çoça değirmene bakarak ilerliyorduk
Çoçta yol kenarına kürün konmuş.Burada mola verdik herkes su içti cıncaldı suyunu doldurdu ÇAROYA baktı nasıl giderim diye sonra yola koyulduk.84 yaşında ki Hasan emide yola koyuldu.Elinde degeneği şapkası ile gençlere meydan okurcasına sırta tırmanmaya başladık.
Tam yaylaların sırtına doğru ilerlerken Arkamızdan bir araba tozu dumana katarak geçti bizi.(Bu araba sahibi sonra kendine ceza verdi ve cezasını ödedi.)
Geriye doğru baktığımızda yürüyüşe katılanların ucu sırtta gerisi yeni çoça çıkıyordu.
Dağların yaylaların manzarası eşsizdi.çoç uzaktan yeşil deniz gibi görünüyordu.Ama tarlaların görüntüsü bizi hüzünlendiriyordu.Eskiden her tarla koşulur ekilir biçilirdi.Her tarlanın yanında bir yayla evi vardı.
Yürüyüşümüze Prof.Giyasettin Demirhan da katıldı.Yürüyüş boyunca geçmişi geleceği ve bir çok anıyı paylaştık.
Sırta çıkınca yorgunluğun etkisiyle rahat nefes aldık.Esas manzara buradaydı.Doğa bütün güzelliğini sunuyor insana.
Sırtta dikil sırtını Çaroya ver karşına kaçkar dağları çıkar Karadenizin yosun kokusu gelir rüzgarla Ayderin üstünden.Alvanikalodan Cabrasana kadar her türlü güzellik orda.Arkasında sıra sıra dağlar.Eküter,gezlor,aho,gocoğet,cabağet sende hatırası varsa buraların otur taşın başına sil gözyaşlarını.
Sırtta dikil sırtını Hozanlara dön ,karşında büyük sirt çaro,sazvene,çukurların ağzı bütün heybetiyle Gilan ,yaylalar,çoç,arucet,yasak çabuk çıkar.
Yol kenarları renga renk çiçeklerle kelebeklerle dolu.Elinde makinesi olan herkes bu mutihiş doğal güzellikleri resmetmeye başladı.Ee bir daha 3 sene sonra gelinecek buralara.
Eküter yolculuğuna katılan bütün çoluk çocuk genç yaşlı Gilana kapana doğru dizildi yola.Bir yandan İHUHU çekiliyor bir yandan ıslık çalınıyor.
EKüterden kuşaklardan Ihuhuya bazen kuşaklar karşılık veriyor bazen akşamdan ekütere giden gençler ,
Yol yambegi duz yanı,hava güzel güneşli,tam yürünecek hava.Alın size işte TRİKİNG doğa yürüyüşü.İnsanlar tv lerde Karadeniz yaylalarına yapılan yürüyüşü görünce imrenerek bakıyorlar oysa bizim yaylaların dağların eksiği yok fazlası var.
Sohbetli yürüyüşten sonra BAŞNIKORA (hodlulara göre Vaşnıkora ) nın ağzına geldik,burada tekrar mola vermemiz lazım.
80 yaşını geçmiş ihtiyar delikanlı Hasan Demirbilek bizimle Başnıkorya kadar geldi.Herkes bir yere oturdu muthiş bir oksijen dolmaya başladı ciğerlerimize .Gençler oynayamaya başladılar.
Sular içildi ekmek yenildi cincalındı.tekrar yola koyuldu.Bir kısım Alvanıkaloya tırmanmaya diğer kısım Sanıkorrdan Gezlorun üstünden yürüyüşe başladılar.
İstikamet EKÜTER.

Arkası haftaya olsun.boş bir Pazar günü devam ederiz.