Ana sayfa Köyümüz Albüm Üye giriş Konuk defteri İletişim Hizmetler Dosya indirme
Konuk Defteri  

Yıllar sonra selam yazalım kale mi kiralim
   - betonkaya, 09.10.2023

Mudanya dan selamlar..

Mudanya da bahar havası yaşıyoruz..
Yusufeli hepimizi üzüyor, yüreğimizi yakıyor..
Yazın ancak geliriz o zaman da muhtemelen Eski Yusufeli sulara gömülür..
   - cmustafagumus, 24.02.2023

yeni yusufelinden selamlar. eski yusufeli yavaş yavaş sular altında kalmaya başladı bir tarih sular altında kalıyor. görmek isteyenlere arkadaşlara duyrulur.
   - sanikor, 23.02.2023

Artvinden hayırlı günler
   - Cemal Akistanbullu, 09.11.2022

Artvinden hayırlı günler değerli oğdarlı dostlar her şey gonlunuzce olsun
   - Cemal Akistanbullu, 29.05.2022




EkleBunu Sosyal Paylaşım Butonu

Sisteme giriş  




 


Hala hesabınız yok mu? Hesap açmak için tıklayın.

Çevrimiçi  
Şu an bağlı olan kullanıcılar:
8 konuk ve 0 kayıtlı kullanıcı çevrimiçi.

Şu anda sitemizde konuksunuz. Buraya tıklayarak ücretsiz kayıt olabilirsiniz.

OĞDAR-HOD SINIRI.

Yayın tarihi: 05 Aralık 2011 Pazartesi, 1945 kez okundu.
Konu: Şenliklerimiz 

Yaylaların sırtından dümdüz yolda enfes bir havada yürüyerek Başnıkoranın ağzına geldik.Burda su başında mola verdik.
Hazır Oğdar-Hod sınırı demişken,Hodla Kurtuluş savaşı sırasında yaşadığımız olayı da anlatalım.
Kaynak:Kahramançavuşgiligin (Oyenki mehleliler Seğitemigil de derler) Osman Demirbilek.İşgal yıllarında Ruslar Hodu işgal edeler.Bugünki Başnıkoranın ağız Oğdar ile Rus sınırı olmuş yanı şimdiki Hod ile olan sınırımız Rusya ile sınır olmuş.
Yazın köyün malları dağa çıkacak,Ruslar Dağa çıkan malların bacaklarını sıcak demir ile dağlayıp nişan koyuyorlar bunun karşılığında da para alıyorlar.Gel zaman git zaman Savaş bitiyor,Ulu Önderimiz Cumhuriyeti kuruyor.Tekrar Hod ile sınır komşusu oluyoruz.Bu sefer Hodlular bizim hayvanları dağa bırakmıyor dağ bizimdir siz bize dağ parası vererek hayvanlarınızı dağa bırakırdınız bundan sonra da öyle olacak.Olay büyüyor mahkemelik oluyor.(Hodlular dağlamak ile dağ ile açık gözlülük yaparak karıştırıyorlar maksat dağa sahip çıkmak)
Dağda mahkeme kuruluyor iş uzuyor.Bizim yaşlılar dağı harıtası vardı Ahıskaya adam yollayıp harıtayı getirtelim işi çözelim yoksa dağ elden gidecek diyorlar.O zaman ki Ahıskaya adam yollanıyor günler sonra iki harıta geliyor ,dağda tekrar mahkeme kuruluyor o gelen harıtalar ile dağın bugünki sınırı çızılıp hakkımız bize teslim ediliyor.
Neyse biz gene Eküter yürüyüşüne dönelim.
Bir grup Alvanıkaloya doğru diğer grup Ekütere doğru bir grupta geri oğdara doğru yola çıktık.
Sanıkorun üstünden yollara koyulduk.Manzara daha da güzelleşmeye başladı.Gezlor ,Kirtiyet,Lükeset,Tahnagara ve şikerin boğazını oluşturan vadi iki taraflı doğal güzellikler insanı büyülemeye yetiyor.
Eküterin yolları dar iki kişi yan yana zor gidiyor o yüzden tek sıra halinde yürüyüşe devam ediyoruz.Gençlerin konuşmaları kuşaklardan geri yansıması hoşlarına gidiyor,biri bağırıyor biri ıhuhu çekiyor bir ıslık çalıyor.
Bazısı çiçek topluyor bazısı mezraları dağları tepeleri bayırları seyrediyor. Yollar bazen iyi kaybolmuş yürümek
Yollar belki yıllardır bu kadar şenliği görmemişti,Dağlar kayalar kuşlar bu kadar sesi duymamıştı.
Ekütere varmadan karşımıza çıkan minik şelale herkesi büyüledi.Eller yüzler yıkandı sula içildi hatıra resimler çekildi.
O gün Ekütere gelemeyenler Gezlorda buluşmuştu.Yollardan karşılıklı ihuhu sesleri yankılanmaya başladı.
Derken Eküterin karşısına geldik.Yükseltide artığından serin rüzgarlar yüzümüzü okşamaya başladı,yaklaştıkça enfes gül kokuları gelmeye başladı.Eküterin kürününa gelince gülleri ve soğuk buz gibi ponğarı gördük.Kafalar suya bastırıldı,Suyunu içen ilerlemeye başladı.Tarihten kalma sıra sıra evler bizi birkaç bin yıllık geriye götürdü.Bu evler belgesellerde bile rastlanmayacak kadar güzel ve ilginçti.
Eküter yüzlerce kişiyi ağırlamaya hazırlanıyordu.Akşamdan ekütere giden Mahmut-Özlem çifti kardeşlerimiz bize unutmayacağımız surpriz hazırlamışlardı.Harmanda kocaman demliklerle güğümlerle hatta tencerelerde su kaynatıp gelenlere ikram ettiler.Belki bütün yorgumluğumuzu alan Gilana-sanıkora-gezlora-lüteseta-gocoğeta-tahnagaraya-cabağeta-çiftekurunlara karşı kısaca oğdarın bütün güzelliklerine karşı içtiğimiz çaydı.Hanı derlerya keşke başka bişey isteseydim diye.Yolda aklımıza gelmişti .Eküterde kimse olsada bize çay içirse diye düşündük.Mahmut ile Özlem yürüşe katılan herkese çay ikram ettiler.Çok teşekkür ederiz misafirperverliğine.
Çayını içen gezlorda ki ekiple buluşmak için yola koyuldu.Yollar tekrar şenlenmeye başladı.2014 te daha çok kalabalıkla yeniden bu yolları yürümek dileğiyle.
OĞDAR-HOD SINIRI. | Hesap Yarat/Giriş Yap | 1 Yorum
Yorumlar gönderene aittir. İçeriğinden sorumlu değiliz.

Re: OĞDAR-HOD SINIRI.

(Puan: 1)
Gönderen: kenanata Tarih: 06 Ara 2011 - 12:32
(Kullanıcı bilgisi 
teşekurler başkan sağ olasın vaşnıkora hakkında bılgımız oldu selamlar